Blogda Ara

25 Ekim 2012

Gururlandığımız İnsan


Adıge sanatında Çıç Zulhacenin önemli bir yeri var.
Zulhace Nefukuayede doğdu. Marte nehri kıyısında yetişti. Babası Haneşhoj’un konukevinde her gece kamıl ve şıkepşıne eşliğinde söylenen Adıge Milli şarkıları ile anlatılan öykü ve destanları işiterek büyüdü.
Zulhace ile, günümüzde onun anısına, girişine, onun resminide olduğu anıtın asıldığı apartmanda 20 yıl ona komşuluk ettim. Onun şöyle söylediğini anımsıyorum; Ben ilk ne zaman hangi şarkıyı söyledim hatırlamıyorum. Doğduğumdam beri Çerkes şarkıları ile birlikteyim. Hatırladıkça sevindiğim mutlu olduğum şey 1937 yılında köyümüzde komşumuz olan yeni kurulmuş Adıge Ansamblesinde çalışan Çesebıy Tituv’un rica ederek beni Mıyekuape’ye getirmesidir. Böylece ayaklarımın üzerinde durmaya başladım’

O dönemlerde yeni kurulmuş olan bu ansamblede Adıge müzikal kültürünün, sanatının başlangıcı niteliğindeki eserler söyleniyor besteleniyordu. Bu şarkılarda yeni yaşamı işçilerin nasıl birlikte kurdukları ‘Kızıl eşarp’, ‘Kolhoz yaşamı türküsü’, ‘Traktörcülerin şarkısı’ gibi şarkılarda dile getiriyorlardı.
Bu dönem ilk Adıge bayan şarkıcısının sesinin köylerimizde memleketimizde duyulduğu zamandı. Zülhacenin sesi sadece Adıgeyde değil, orta asya, Türkmenistan, Özbekistan Tacikistan vb. de de duyuludu.
Zülhacenin bu dönemi öüyle anlatıyordu; Semerkantta konser verirken Alman Faşistlerin ülkemize saldırdığı ve savaş çıktığını öğrendik.  Bu bizim turnelerimizi de yaşamımızı da alt üst etti. Gençlerimiz cepheye koştular, götürüldüler. Biz geride kalanlar ise tiyatroda ufak gösteriler şarkı söyleyerek çalışmaya devam ettik. Sanatımıza aralık vermedik. Askerlerimize moral veren, zafere taşıyan, zafer şarkıları söylüyorduk. Zaferi elde ettikten sonra yeniden Adıge Ansamblesi kurulduğunda sevinçle yeniden çalışmaya başladık. 
Zulhacenin sanatının doruğunda olduğu, Adıgelerin gönüllü olarak Rusyaya katılışlarının dörtyüzüncü yılının 1957 senesinde kutlamaları çerçevesinde Moskovada düzenlenen Adıge edebiyatı ve sanatı günlerinde ortaya çıktı.  Zulhace’nin Soyuzlar evi, Moskova Sanatevi, Gorki edebiyat enstitüsü, Çaykovski salonu vb. yerlerde verdiği Adıge Şarkıları söylediği konserlerde çok büyük beğeni topladı. Zulhaceye Sovyet Müzikal sanatına olan katkılarından dolayı ‘Rusya Federatif Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti Onursal sanatçısı’ ünvanı verildi. Bu ünvanı ilk defa Adıge Otonom bölgesinden birsi alıyordu.
Adıge Ansamblesi dağıldığında Zulhace Filarmonide çalışmaya başlar. Bu dönemde müzkal sanatımız büyük ilerlemeler göstermektedir. Thabısım Wumarın besteleri sanatçılar tarafından icra edilmektedir. Başka kompozitörlerimizde pek çok şarkı yazmaktadırlar. Çıç Zulhace Thabısım Wumarın bestelerinin yanısıra, Semegu Goşnağu, Natho Canhot’un eserlerinide Rus şarkılarınıda seslendirmektedir.
1964 yılında Moskovada 10 konser verdi.
Çıç Zulhace eğer yaşıyor olsaydı bu yıl 90 yaşına girecekti.
MURAT Çepaye
Çeviri; AÇUMIJ Hilmi
Adıghe Makh 25-10-2012