Blogda Ara

3 Mayıs 2017

Yalan gerçeğin utancıdır!

Kafkasya çok dilliymiş de,

Her köyde bir dil varmış da...

Yahu, bu kafkas-mafkas sevdanız asimilasyon batağındaki yeni nesillerin kafasının içine ediyor...

Bizim Ülkemiz Çerkesyaydı.

Çerkesya’da her köyün bir dili falan yoktu.

Çerkesyanın dağlarındaki her vadi kendine mahsus bir dile sahip değildi.

Çerkesyanın dili Çerkesçeydi..

***


Çerkesya Avrupanın, Doğu Avrupanın bir parçasıydı... Kültürel olarak bir şekilde Asya ile de bağlantılıydı..


Bu, Avrupa için veya Asya için söylenen her şeyin birebir Çerkesya ile örtüşdüğü anlamına gelmez.

Çerkesya Kafkasyanın da bir parçasıydı.

Bunun anlamı ise,  Kafkasya için söylenen her şey Çerkesya ile örtüşür demek değildir...

Olur mu öyle şey, Kafkasyadaki en büyük  sosyal sorunlardan birisi,  bir sürü sakat insanın doğumuna vesile olan sorun akraba evliliği...

Bu Çerkesler de sorun mu?

Hiç de sorun değil...

***


Yahu anlamanız bu kadar mı zor...


Bizim ülkemiz Kafkasya adı verilen coğrafyada bulunan Çerkesyaydı..

Alooo, Dağıstan başka bir ülkeydi..

Zaman zaman atalarımızın savaştığı bir ülkeydi.

Zaman zaman ise müttefikimiz olan bir başka coğrafyaydı...

***


Bizim ülkemiz Çerkesyaydı..


Ülkemiz öyle hayret uyandıracak çok dilliliğe sahip bir ülke falan değildi.

O tarihlerin, yakın coğrafyasının her ülkesinin sahip olduğu, her yerde yaygın olan Rum, Ermeni ve Türk azınlıkların sesi de ülkemizin bir yerlerinde duyulurdu..

Ülkemiz bin, ikibin, üç bin değil yaklaşık beş bin köyden oluşan bir ülkeydi..

Bu beş bin köyün içinde eni boyu sağı solu ile toplasanız, Abazaca, Rumca, Ermenice, Türkçe konuşulan, bu halkların yaşadığı köy sayısı üç-beşyüzü geçmezdi, hatta en fazla abartsanız abartsanız bine hayatta ulaşmazdı...

Elbetteki ülkemizde yaşayan azınlıklar da vardı.

Elbetteki ülke savunmamıza katkıları da olmuştur...

Elbetteki, elbetteki..

Ama aklınızı başınıza toplayın. 

Etkileri, nüfuzları, ancak ve ancak var oldukları oranda olabilir.

Abartmayın lütfen.

Gerçeği, geçmişimizde var olan durumu söylememiz gerekirse, o tarihlerde tüm yakın coğrafyalar içerisinde belki en homojen yapıya sahip ülke bizim ülkemizdi...

Bu nedir yahu, çingene bohçası gibi bir ülke olan Osmanlının torunları ülkelerinin geçmişini tek bir millet etrafında toplamaya çalışırken, Ruslar, İranlılar, Almanlar hakeza aynı şeyin propagandasını yaparken...

***

Allah Allah size ne oluyor yahu..

Çağının belki de en homojen nüfus yapısına sahip olan ülkemizi .....

Laaa, bu kafkas hikayesinden vaz geçin..

Ya da anlamaya çalışın….


Bizim ülkemiz Çerkesyaydı..

Dağıstan komşu ve çoğu zaman müttefikimiz olan bir ülkeydi...

Başka bir ülkeydi, benzer kaderi paylaşmış olmamız  bunu değiştirmez ki....

Kafkasyadaki geçmişteki ittifakları anlayamıyorsanız, gelecekte de oluşacak, oluşmasını arzuladığımız ittifakları birlikleri anlamanız ihtimal dahilinde değil. 

Kafkas-Mafkas diye kafanızda kurguladığınız aslı astarı olmayan şeyler olası birlikteliklerimizin de dibini eşiyor. 

Yapmayın, etmeyin....

Ne neydiyse, oydu...

AÇUMIJ Hilmi