Blogda Ara

21 Kasım 2014

ZARİFTİR BENİM MEMLEKETİM

Mıyekuape benim gözüme hep hoş gelmiştir. Binalardan, evlerden, sokaklardan bahsetmiyorum. Ağaçlardan, etraftaki bitkilerden, tabiattan doğadan bahsediyorum.

Mıyekaupede bana çiçekler daha bir çiçek ağaçlar daha hoş, daha zarif ağaçlarmış gibi gelirdi.


Doğup büyüdüğüm yer, Düzce’de ağaçlık, yeşil bir memleket. Çocukluğumdan itibaren ağaca yeşile hasret büyümüşte değilim.

Ama her zaman Mıyekuape bana böyle bir hoş görünürdü.

Kendi kendime bunu ‘Memleketim ya, benim memleketim ya, o yüzden gözüme daha zarif gözüküyor’ diye  açıklardım. Yanılıyormuşum. Otumuz, ağacımız bizim dışımızda da zarif görülürmüş. Yeni öğrendim.

***

Son zamanlarda yoğun bir şekilde Çerkesce-Türkçe, Türkçe-Çerkesce bitki isimleri sözlüğü oluşturmak üzere çalışıyorum. Allah, burada daha önce binlerce bitkiyi uzun uğraşlarla kayıt altına alıp bilimsel isimleri ile unutulmaz kılan bilimadamlarından razı olsun.

İşimi çok ama çok kolaylaştırdılar. Bilimsel ismi de tesbit edilip kayıt altına alınmış olunca bunların türkçelerini bulmaktan başka bana bir şey kalmıyordu.

Allah onlardan çok razı olsun. Bilimsel ismi kayıt altına alınmamış bitkilerin Türkçelerini bulmak inanın hiç o kadar kolay değil. Örneğin herkesin bildiği ‘Şımuh’ otunun türkçesini bulmak benim gibi Türkiye’den uzak birisi için zor.

Önce otun resmini çekmek ardından bu resmin benzerini internet üzerinde aramak, bulunca bilimsel literatürdeki adına ulaşmak gerekiyor.

Hele hele bitkinin yetişmediği bir dönemde bunu yapacaksanız işiniz daha da zor...

Ne ise, neticede bu çalışmamı sonuçlandırdım. Şu an dizgi ve redaktesi ile uğraşıyorum. Sanıyorum bir iki ayı bulmadan yayınlamışta oluruz.

***

Bu çalışmam esnasında beni çok memnun eden bir şeyle karşılaştım. Çok alelade, diken, ot, odun diye geçiştirip yüzüne bile bakmayacağımız bitkiler beni mutlu kıldı.

Allah Türk halkından da razı olsun.

Türkiye devletini zaman zaman eleştiririz, yok oluşumuza sebep açan uygulamalarını lanetle anarız, ama Allah türk halkından razı olsun.

Пчэнлъэгуандж; zarif uyuzotu (Scabiosa caucasica Bieb)

Bilimsel literatüre ‘Caucasicus’ adı ile geçmiş bitkilere Türk halkı hoş isimler vermiş. Bazılarına dağ bilmemnesi bazılarına da kaf bitkisi demişler.

Ama bazılarına verdikleri isimler insanın içini okşuyor.  

МэзмэрыкIу; zarif böğürtlen (Rubus caucasicus), пчэнлъэгуандж; zarif uyuzotu (Scabiosa caucasica Bieb)

Neticede, bir diken çeşidine ‘zarif böğürtlen’ demişler, egzama gibi cilt hastalıklarının tedavisinde kullanılan normalde ‘uyuz otu’ diye isimlendirdikleri bitkinin bilimsel literatürde kafkas ‘aslı’ ile anılanına 'zarif uyuz otu' demişler..

***

Arkadaşlar, benim bilgim haricinde, bana haber vermeden beni bir şeylere lütfen dahil etmeyin.

İstediğiniz sırf benim iyiliğim ise de, veya benim hiç bir şekilde itiraz etmeyeceğimi düşündüğünüz bir konu ise bile haberim olmadan beni bir şeylere dahil etmeniz hiç hoş değil. Bunu hiç alakasız hatta muhatap olmak dahi istemeyeceğim üçüncü şahıslardan duymak istemiyorum.

Diken kadar sivri, uyuz kadar itici veya uyuz otu kadar şifalı bir yapınız olsa da biraz zarif olmalısınız. 'Seni şuna şuna dahil ediyorum' demeniz bunun gereğidir.

Benim memleketimin uyuz otunu, dikenini elalem zarif bilmemne otu, dikeni diye anarken, insanlarımızın tersi gibi anılacak şeyler yapması hoş değil.

(Hiç umurumda olmayacak) bilmem ne organizasyonunuzda ödüle aday gösterilmişim, haberim yok...

Bilmem ne grubunun bilmemne etkinliği için organizatör göstermişsiniz yine haberim yok...

Bilmem nereye benim adıma imza atmışsınız.....

Kısaca bırakın en iyi ve hoş bir şey için, tam tersine en kötü şey için dahi adımı anıyorsanız - beni bu şeylere dahil ediyorsanız, bir zahmet bana haber verin....

AÇUMIJ Hilmi