Çocukluğunda köyde yaşarken faşist askerlerle az karşılaşmadı. Silahla
savaşmadıysa da, iyi gözle onlara bakmıyordu. Adıgey Cumhuriyeti Onursal Kültür
Çalışanı, kompozitör, gazeteci Bısıc Murat’ın jübilesi sebebiyle kendisiyle görüştük.
- 10 yaşımdayken Alman Silahlı kuvvetleri
Cambeçıy’eye girdiler. Motosikletliydiler. Köy sakinlerinden yiyecek
alıyorlardı. Yumurtayı seviyorlardı. Süt içmek istiyorlardı. Sütleri
topluyorlardı, merada otlayan inekleri bile sağdıttırıyorlardı.
- Faşist askerlerden
korkuyormuydunuz?
- Ben daha çocuktum.
Çok şeyi anlamıyordum. Babamı cephe gerisine Zlatovust kentine göndermişlerdi.
Daha sonraları yiyecek bulamadıkları için çok kişinin öldüğünü bana
söylemişlerdi. Köyümüze gelen faşistlerden birisini partizanlar öldürünce,
Almanlar sivil insanlarımızı bir araya toplayıp kurşunlayarak öldürmüşlerdi.
- Baban
Ashad geri döndüğünde sana ilk olarak ne söylemişti?
- Güler yüzle bana bakmıştı, işte bunu
hatırlıyorum. Ağzında diş kalmamıştı, hastaydı. Babam iyi bir dansçıydı,
köydeki düğünlerde oynuyordu. Savaşın ardından iki tane daha oğlu oldu. Aslanla Kaplan.
-Murat,
konservatuarda okudun, meslek olarak kompozitörlüğü seçtin. Senin için müzik
nedir?
- Yaşamımı müzik ve şarkı zenginleştirdi.
-
Tema olarak vatanseverliği ön plana çıkarmanın kökeninde ne yatıyor, bize
söyleyebilirmisin?
- Sen nasıl yazarsın bilmiyorum ama bunun
kökeninde, güç bulmasında anne-babamın, Cambeçıye’nin yattığını düşünüyorum.
- Cambeçıye
için yazdığın şarkıyı kaleme alırkan en çok aklına gelen neydi,
hatırlıyormusun?
- Köyümün kuruluşunun 130. yılı anısına
Jene Kırımıze’nin yazdığı sözlerin üzerine şarkıyı bestelemiştim. Şevoj Roze
keyifli bir sesle Cambeçıye şarkısını söylediğinde daha da çoğunu bestelemek
istemiştim. Şarkın için tebrik aldığında, üzerinde düşünebileceğin şey çok
oluyor.
-Kahramanlık şarkılarının başlangıcına biraz değinmeni bekliyorum.
- Annesi oğlunun akıbetini bilmiyor,
savaştan geri gelmemiş. Canını teslim ettiğine dair haber işitmiş fakat ana
yüreği umut ediyor oğlunu bekliyor. Kump’ıl Kadırbeç’ın şiirini besteledim.
Jene Nefiset ve Tleserıko Kim ise şarkıyı ünlendirdiler. O’nu insanın
gözyaşlarını getirtici şarkılardan sayıyorum.
-Meşbaşe İshak’ın sözleri üzerine bestelenmiş ‘Eski Şarkı’....
-Evet o da insanı kederlendiren yüreğini
‘sıkıştıran’ bir şarkı. Başkalarıda bu şiiri bestelediler.
-
Kompozitör Nehay Aslanla Viktor Zaherçenka da bu şarkı üzerinde çalıştılar.
- Evet Kuban Kazak
Horu ve İslameyde bu şarkıyı söylüyor. Haçemize Biboletin sözlerini yazdığı ‘Benim
Adıgeyim’ ve Şahaptleko Keseyin sözlerini yazdığı ‘Sevdiğime dönüyorum’ ve diğerleri de vatanseverlik şarkıları.
- Şarkılarından ‘Nehir’ isimlisini ben daha bir ön plana çıkartıyorum. Bunu
şarkıcılarımız da daha çok söylüyorlar.
- Jene Kırımızenin verdiği bir kitabı
okurken, şarkı olabilecek normda olan bir esere dikkat etmiştim. Bunu ilk defa
Bereğune Ramazan seslendirmişti. Anzereko Çeslav Leningratta okurken ona
verdiğimde dünyaca tanınmış ünlü ses sanatçısı İrina Şalıt’la birlikte kayıt
altına almışlardı.
- ‘Nehir’i, Semegu Goşnağu, Jene
Nefiset, Bace Dzehan, Nehaye Tamara ve başkalarıda repertuarlarına aldılar.
- Krasnodar’da Adıgey Kültür günleri
düzenlenirken şarkılarımızı biz de ilgi ile dinliyorduk. Müzik halkları
birbirine çekiyor.
- Murat güzel bir ailen var, Eşin Nefisetin dediği gibi sanata yürekten
bağlılığın ve Adıge Radyosunda gazeteci olarak çalışmandan menunuz. Seksen yaşı
o kadar çok değil. Nasibinin önünde olmasını, iyilik namına var olanların
nasibin olmasını temenni ediyoruz. Nartlar gibi uzun ömürlü olasın.
-Teşekkürler.
YEMT’ITL Nurbıy
Çeviri; AÇUMIJ Hilmi
Adıghe Makh 05-05-2012