Blogda Ara

7 Ağustos 2013

Çerkes ulusu benim hayatım..


Biz Çerkesiz. Uluslaşıp millet olarak tanınmaya başladığımız çok zaman oldu. Tarihte bilinen en eski milletlerdeniz. Çerkesler toprakları bereket içerisinde,  ormanlarında pek çok çeşit ağaç yetişen, pek çok nehre sahip, tertemiz suları içerek yaşıyorlardı. Çok çalışkanlardı, tüm yiyeceklerini kendileri yetiştiriyorlardı. Giyecekleri, kullandıkları alet-edevatları, mutfak aletlerini, evlerini vd. herşeyi kendileri yapıyorlardı. Gelenek görenekleri ile de daha insancıllar, hiç bir başka ulusu kırmadılar, ama yurtlarını korumak-savunmak içinde  canlarını esirgemezlerdi. Çerkeslerin herkesin dikkatini çeken, ilgilerini celbeden güzel bir yaşam şekilleri vardı. Bu yaşam şekli bizim Adıge xabzemiz - Çerkes nizamımızdır.


Ben bu milletten olduğuma hem seviniyor hem de onur duyuyorum. Çerkes milletinden bahsedildiğinde, Çerkes marşını duyduğumda tüylerim diken diken oluyor, adeta kanatlanıyor uçacakmışım gibi hissediyorum. Milletimin sevgisi daha ziyadesi ile ailem tarafından bana aşılandı. Babam benimle kızkardeşlerime (dört kızkardeşim var) her daim çerkes nizamını-Adıge xabzesini işliyor. O'nun bu konuda en çok kullandığı atasözü 'Уиунэ зыщыгъаси, хасэ кIо.'. Rusça konuşmamızı kabul etmiyor, çünkü Çerkes ulusunun dilini kaybetme tehlikesinde olduğunu biliyor. Ailecek biz kaygılanıyoruz. Neden okulda dil dersi saatleri daha az yapılıyor?  Çerkesce anadilimizse ne olmuş?  O benim annemin dili, babamın dili, canımla birlik milletimin dili. Hatikuaye'de yaşayan Ruslar Çerkeslerden daha çoklar, kreşlerde dil artık yok, okulda da daha az yapıyorlar. Bu beni çok üzüyor.

Ailemizde, milletimizle alakalı çok kitap var. Bize misafir geldiğinde babam onlara bu kitapları gösteriyor, tarihte Çerkeslerle alakalı olmuş ilginç pek çok olayı anlatıyor. Böyle şeyleri anlattığı zaman bende ilgiyle onu dinliyorum. Yaşım ilerledikçe ben de babam gibi oluyorum. Kütüphanelerden kitaplar, ansiklopediler alıyor, internet'ten  Çerkes ulusunun tarihini araştırıp okuyorum. Kafkas savaşlarında çok kişi öldü, Türkiyeye çok kişinin çıktığı da beni çok üzen şeylerden.

Adıge xabzemize ben çok değer veriyorum, o insanların arasında güzel bir şekilde ilişki kurmamızı sağlayan çok eskilerden beri sahip olduğumuz xabzemiz. O, nasıl davranacağını, nasıl bir yaşamın olması gerektiğini, evdeyken de insanların arasına karışmışken de, çalışırken de, kutlama yaparken de yas tutarken de nasıl davranman gerektiğini anlatıyor-gösteriyor. Okulda Adıge xabze dersleri okurken ondan daha çok sevdiğim ders yoktu. Öğretmenimiz Çerkeslerin gelenek göreneklerini, nasıl yaşadıklarını anlatıyordu ama anlattıkları bana az geliyordu. Ders bittikten sonra da sınıfta kalıp öğrenmek istediğim şeyleri, aklıma gelen soruları öğretmene soruyordum, O'da bana ayrıntılı olarak anlatıyordu. Adıgelerden başka kim büyüklerine böyle saygı gösteriyor? Çerkes nizamının-xabzesinin en sıkı kurallarından birisi Nahıjların dediklerini dinlemek, onlara uymak gerçekleştirmektir. Bizim büyüklerimize gösterdiğimiz gibi saygı gösteren millet yok. Bütün dünya bunu biliyor. Köyümüzde yaşayan Ruslar bu konuda bize özeniyorlar, xabzelerimizin güzelliğine, iyiliğine zenginliğine değer veriyorlar. Bu beni çok sevindiriyor, bununla gurur duymamak elde değil.

Bunun yanısıra yazarlarımız, şairlerimizi bütün dünya tanıyor. Örneğin büyük yazarımız Çeraşe Tembot'un yazdığı 'Nasıbım yiğogu' isimli roman 13 dile çevrildi. Bunun anlamı bütün dünyanın çerkes eserlerini okudukları. Benim de Çeraşe Tembot en çok sevdiğim yazarlardan. O'nun yazdıklarını okumanın mutluluk olduğunu düşünüyorum. Onun yazdıkları içinde en çok hoşuma gidenler 'Hacıret', 'Nasıbım yiğogu', 'Şapsığ kızı'.  Kitapların dışında gazete okumayı da seviyorum. En sevdiğim gazete ise 'Adıghe Makh' Gazetede çıkan ilginç bütün makaleleri biliyorum. Bunun da mutluluk verici olduğunu düşünüyorum. Ama gazeteye abone olmayanların da çıktığını duyuyorum. Böyle bir şey olabilir mi? Çerkesken çerkeslerin sesini duyacağın gazeteye abone olmamakta neyin nesi?  Bu büyük bir üzüntü sebebi. İnsanlar beni duysun istiyorum; Çerkessen, kanın Çerkes kanıysa Adıghe Makh'e abone ol! Biz aile olarak hep abone oluyoruz, seviyoruz, babam zor durumdaki aileleri de abone yapıyor.

Ben sanıyorum ki, herkes benim gibi, milletimizi sevse, ona saygı duysa, milletimiz büyür, güzelleşir, güçlü olur.

'Çerkesim' demekle bir şey olmaz.
Çerkes dilini kaybetmez,
Çerkes xabzesini unutmaz,
Çerkes gazetesini dışlamaz,
Ben Çerkesim, xabzem olsun,
Adıghe Makh'ım elimde bulunsun,
Ben Çerkesim ve bununla gurur duyuyorum.

BIRAKIYE Cenet.
Krasnogvardeyske 2 numaralı okulun öğrencisi , Cumhuriyet genelinde yapılan 'Çerkesim ve bununla onur duyuyorum' isimli yarışmada kompozisyon dalında ikinci.
Çeviri; AÇUMIJ Hilmi 
Kaynak Adıghe Makh